4 Ağustos 2015 Salı

Neden bisiklet kullanıyorsunuz sorusuna verilen bazı cevablar.

1-'' AŞK ''. Bisiklet aşkı.

Özgürlük, temiz hava, spor sonrası kendini '' enerjik,formda '' hissetme. ....

Stresten arınma,

Sonuçta '' Mutlu '' olmak için.
2-Arabanın giremeyeceği yerlere gitmek
Yürüyerek gidilemeyecek yerlere gitmek
Arabadan çevik, yayadan ve genelde toplu taşımadan hızlı veya eşit, hafif, doğa dostu, pratik ve ulaşım yapılırken spor yapılabilen tek spor aleti.
3-Benim bisiklet terciğim ise bir tutku vazgeçemiyorum.İyi bir bisiklet fiyatına motorsiklette alınabiliyor mesela ama bisikleti görünce ona da dayanamıyorum.Benim için ayrıca bisiklet çok güzel bir motivasyon aracı moralim bozulunca atlarım bisikletime unturum bi anda herşeyi,ulaşımda da rahatlık sağlıyor,kondüsyonda sağlam oldu mu söylencek söze gerek var mı
4-yüzüne rüzgarın esmesi ,özgürlük, doğa, börtü böcek, dizler güçleniyo, beleş ulaşım
5-saglık için sporun gerekliligi , biryerlere kendi güçünle gidebilme ,görebilme azmi,
vucut direncini arttırmak, arkadaşlarla hoşsohbet , terledikten sonra rahatlık hissini tadmak için............
6-balığa sormuşlar, neden deniz? ne bileyim ben demiş. bizimkisi de öyle birşey... sebepsiz, sorgusuz sualsiz bir sevgi işte...
7-üzerine her binişimde değişen bir cevap tam bir yanıtı yok
8-Bisiklet, ekolojik çevreyi kirletmeden, kas gücü ile bir insanı yeryüzünde heryere taşıyabilen teknoloji tarihinin mükemmel buluşlarından biridir.

Vücudunuz müsaitse ve sporu seviyorsanız bisiklet size sağlık yanında bir de "ulaşım" gibi başka bir spor dalının veremeyeceği süper bir ekonomik ve çevreci yan ürün sunar.

Ama "Neden bisiklete biniyorsunuz?" sorusunun gerçek yanıtı yoktur, sadece karşı konulmaz bir istekle binilir, binilir, binilir...Ben şahsen 30 senedir neden bindiğimi tam tarif edemiyorum
9-sağlıklı bir yaşam , kolay, ekonomik ve çevreci bir ulaşım , ve psikolojik açıdan terapi(yalnız kalmak,grup içinde bulunmak.özgür olmak,sosyal olmak,duyarlı olmak)

ve sayamadığım pek çok sebeb
10-Benim için yaşam kalitemi artırmak! Çünkü sakatlı bir ayağı düşünün onu kuvvetlendirmek = yaşam kalitesi oluyor benim için. Yani, sporun alasını da yapıyorum, ee stres de gidiyor daha ne olsun bea, bundan iyisi şamda kayısı hesabı...
Not: biraz gayri ciddi bir cümle ve üslup oldu farkındayım
11-Kendi gücümle, bir günde, 60-70-80-100 kilometre yol gitmek müthiş bir zevk verdiği için biniyorum.
12-bisiklet bir yaşam tarzıdır tarif edilemez niye binildiği anına göre değişir
13-bisiklet özgürlüktür.
sporudur...
dinçliktir...
ayak kası yaparak bedava seyahattir bisiklet...
bisiklet bir tarzdır, stildir...
zevkdir, kolaylıktır...
bisiklet, hızdır bazen
coşku ve süratin birleştiği noktadır
bisiklete öz bir his vardır...
sadece bisikletin üzerinde olmak vardır
o an bisiklet vardır
14-sağlıklı yaşam
özgürlük
sigaraya tekrar başlamamak
işe gidip gelirken yol parasından yırtmak
bide bisiklet sporu bacaklara harika şeki,l veriyor 500-1000 km antrenman sonunda bunu göreceksiniz
15-1-fiziksel dayanıklılığımı arttırmak,
2-koşu ve yüzmede kullandığım kasların dışındaki kasları güçlendirerek triatlon denememe hazırlanmak,
3-Koşudan farklı olarak, çok daha uzun mesafeleri katederek doğanın keyfini çıkarmak ve yeni yerler görmek,
4-Bakımıyla uğraşarak stres atmak, mekaniğiyle ve malzemelerle haşır neşir olarak kafa dinlemek
5-İstediğim fiziksel görünüme ulaşmama yardımcı olsun diye...
6-Ve en önemlisi, bisiklete binebiliyor olduğum için! Vücudumuza iyi bakmak ve onu kullanmak, bu imkana sahip olmayanalara karşı bir borç gibi. Aksini yaptığımızda onlara haksızlık yapılıyor gibi hissediyorum... Bedensel engelli biri olsaydım, aşırı kilolu, baca gibi sigara içen vs. fakat hiçbir bedensel engeli olmayan kişilerin vücutlarına saygısızlıkları beni çileden çıkarırdı...
16-1.Trafik cezası ödememek için,
2.Benzin parası ödememek için,
3.Spor salonlarına üyelik ücreti ödememek için,
4.Tansiyon, kalp, şeker hst lıkları için doktorlara,kilo vermek için diyetisyenlere para vermemek için
17-Bisikleti sevmemin nedenleri aslında saymakla bitmez fakat bir kaç tanesini özetlemeye çalışayım.

1. Her pedala bastığımda beni seven o güzel rüzgara sarılırmışçasına daha da fazla pedalla basmak ve daha fazla havayı solumak için.

2. İnsanlardan uzaklaşmak gürültüden ve araçlardan kaçmak için doğayla iç içe olmak için pedallarıma var gücümle basmayı seviyorum.

3. Hiçbir ses yokken etrafta o aynakolu çevirdikçe zincirin o güzel sesi müzikmiş gibi gelip ruhumu bedenimi dinlendirdiği için seviyorum.

4. Çok lüksmüş gibi gözüküp aslında lüksü olmadığı için ama ayrı bir havası olduğu için seviyorum.

5. Bence en güzeli ve en iyisi bu benim için bunu 1 numaraya yazmadım pişmanmıym değilim eskiden annemin babamın bile sen salak mısın bisikletle oralara gidilir mi dediği günleri atlatıp oğlum bu gün nerelere gittin diye sordukları için insanların fikirlerini değiştirdiğim için bisikleti ve bisiklete binmeyi çok seviyorum...

Bisiklete binmek ayrıcalık,spor yapmak ise sağlıklı yaşam için zorunlu bir ihtiyaçtır benim için...
18-Yaşadığımız toplum tarafından dayatılan "İş sahibi ol, para kazan, ev al, araba al, sonra daha iyi araba al, sonra daha da iyi araba al" anlayışına tepki olarak sürmeye başladım.

Bana katmış olduğu maddi manevi faydaları gördükten sonra yaşamımın bir parçası oldu.

Can bize emanet, emanete iyi bakmak lazım. Obezite vb hastalıklardan korunmak, sağlıklı kalmak için ve doğayı katletmemek için sürüyorum.
19-İtiraf etmek gerekirse, yıllar sonra bisiklete ilk binişim; arabamı satıp araçsız kaldığım dönemdeydi. Yürümek veya otobüse binmektense, kendim kontrol ettiğim bi aracı kullanmak daha çekici gelmişti.

Ardından bisikletle şehir merkezlerinden uzaklaralara doğru açılıp keyif almaya başladıkça; ilk firsatta orta amortisörden kurtulmam gerektiğini anladım. Hardtail mtb aldım. Yeni bisikletimle ilk uzun soluklu şehirlerarası turumu tamamladıktan sonraysa, tur bisikletçiliğinin; bi insanı bir kaç düzine kişisel gelişim kitabı okumaktan daha fazla geliştirebilme gücüne sahip olduğunu farkettim. Bir yolu bisikletle katetmek; insana bedensel ve zihinsel sınırlarını öğretmenin yanında, sabretmeyi de öğretip; bunları yaparken de zaman zaman yüzünüze mutluluktan kocaman bi gülümseme yerleştiriveriyor. Hele ki bi yokuşun en tepesine ulaşıp, ardında yılan misali süzülen kıvrımlı bir dağ yolu bıraktıysan; bisikletinin tepesinde bir sonraki turunun planlarını yapmaya çoktan başlamışsındır bile.

20-Yanına kimseyi almana gerek yoktur. Atlarsın selenin üstüne, sen bitti demeden bitiremeyeceğin mesafeleri kovalarsın ve kimse sana ''nereye yahu'' demez. Diyen olursa da ''öyle dolanıp geleceğim'' dersin fakat gitmek istediğin yerlerin haddi hesabı yoktur. Yol nereye sen oraya. İster 1 km, istersen 1000 km kadar. Yolda aklına bir sürü şeyler gelir. Acı ya da tatlı, hüzünlü ya da sevinçli. Sonra bir yerde durmak istersin, durup öylece etrafa bakmak istersin. Kimse gelip de ''burada neden durduk'' demez. Tekrar pedallamaya başlarsın. Sen bitti demeden bitmeyecek mesafelere. Sonra anlamışsındır ki sana en iyi yoldaş, altında ki bisikletin olmuştur.

Bisiklet... iyice bakıldığında iki tekerden daha fazlasına sahip. Düşünsenize, nereye gitmek istersen ''tamam, gidelim'' diyor, sen ''yoruldum yahu'' deyince ''tamam usta, şurada dinlen ben seni beklerim'' diyor, sonra ''canım sıkkın bu aralar'' diyorsun da ''dert etme, ben hep buradayım. Ne zaman istersen buyur gel, dertleşelim'' diyor.

Kaynak : www.bisikletforum.com